Sigorta Brokeri İle Çalışmak Ne Kazandırır?
Sigorta brokerleri sizi temsil eder.
Sigorta brokerleri, müşterilerinin temsilcisidir. Müşterilerinden aldıkları yetki belgesiyle, müşterilerinin ihtiyaç duydukları içerikte sigorta poliçesini en az 3 sigorta şirketinden temin etmekle ve müşterilerinin nihai kararı vermelerinde onları yönlendirmekle görevlidir.
Sigorta brokerliği uzmanlık gerektirir.
Sigorta brokerleri, faaliyete başlamak için T.C. Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Sigortacılık Genel Müdürlüğünden sigorta brokerliği ruhsatı almak zorundadır. Ruhsat talebinde bulunmak için sağlanması gereken şartlardan biri de, şirketin kurucu ortaklarının en az 8 yıl sigorta sektöründe çalışmış olmalarını belgeleme gerekliliğidir. Ülkemizde sadece 20 sigorta brokeri vardır.
Sigorta brokerliği güçlü mali yapı gerektirir.
Sigorta brokerlerinin faaliyete başlamaları için, asgari ödenmiş sermayelerinin 20 bin YTL olması, faaliyet gösterecekleri her alan için (hayat dışı, hayat ve reasürans brokerliği) ise ilave 10 bin YTL sermaye koymaları gerekmektedir. Örneğin broker üç alanda da faaliyet gösterecekse ödenmiş sermayesinin en az 50 bin YTL olması gerekmektedir.
Sigorta brokerleri tüm sigorta şirketleri ile çalışabilir.
Sigorta brokerleri, istedikleri sayıda sigorta şirketiyle işbirliği yapabilir. Gerekli gördükleri takdirde tüm sigorta şirketleriyle de çalışabilir.
Sigorta brokerleri, T.C.Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Teftiş Kurulu tarafından denetlenir.
Sigorta brokerleri, T.C.Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı Teftiş Kurulu tarafından belli dönemlerde teftişe tabi tutulur ve 7397 sayılı Sigorta Murakebe Kanununun 37. maddesine dayalı "Sigorta ve Reasürans Brokerleri Yönetmeliği" ne uygun faaliyet gösterip göstermedikleri söz konusu kurul tarafından denetlenir.
Sigorta brokerleri bağımsızdır.
Sigorta brokerleri, temsil ettikleri müşterilerinin sigorta poliçelerini sigorta şirketlerine dağıtırken yönetmelikte şart koşulan "brokerlerin, yıl sonu itibariyle bir sigorta veya reasürans şirketine sağlayacakları prim hasılatı toplam prim hasılatının %50'sini aşamaz" maddesine sadık kalmak zorundadır. Böylece hiçbir sigorta brokeri hiçbir sigorta şirketiyle ağırlıklı oranda çalışamaz.
Haftanın Sözü
Kendi dertlerini unutmak isteyenler, başkalarının dertlerine yardımcı olmaya çalışmalıdır.
Cemil Sena
http://www.huseyinhilmiisik.com/hayat1.htm
BÜYÜK ALİM HÜSEYİN HİLMİ IŞIK
BÜYÜK ALİMLER
(Silsile-i aliyye)
Nebî, Sıddîk ve Selmân, Kâsım, Ca'fer, Bistâmî,
irfân kaynağı oldu, Ebül-Hasen Harkânî.
Ebû Alî Fârmedî geldi sonra bu meydâna,
çok Velî yetişdirdi, hem Yûsüf-i Hemedânî.
Abdülhâlık Goncdüvânî, ma'rifetler semâsında,
dünyâyı aydınlatdı, hem Ârif-i Rîvegerî.
Mâverâ-ün-nehr ili, Tûr-i Sînâ gibi oldu,
nûrlandıranlardan biri, Mahmûd-i İncirfagnevî.
Alî Râmîtenîdir Azîzân ve pîr-i Nessâc,
çok kerâmet gösterdi, Muhammed Bâbâ Semmâsî.
Seyyid Emîr Gilâl de, ilm deryâsında sadef,
andan meydâna geldi, Behâüddîn-i Buhârî.
Alâüddîn-i Attâr, zemânının kutbu idi,
Ya'kûb-ı Çerhîde oldu zâhir, envâr-ı rahmânî.
Ubeydüllah-i Ahrâr ve kâdî Muhammed Zâhid,
Dervîş Muhammed geldi ve Hâcegî Muhammed Emkenegî.
Bâkî billahdan gelen, nûrlara kendi de katıp,
binlerce kalb temizledi, imâm-ı Ahmed Rabbânî.
Urvet-ül-vüskâ Ma'sûm ve Seyfeddînle seyyid Nûr,
ve Mazherle Abdüllah, sonra Hâlid-i Bağdâdî.
Feyz verdiler bunlar da, sonra bu nûru Abdüllah,
Anadoluya yaydı, hem de Tâhâ-yı Hakkârî.
Hem seyyid-i Sâlih de, kardeşin yerini tutup,
fenâ-fillâha kavuşdu Sıbgatullâh-i Hîzânî.
Bu üç Velînin sohbetlerinde yükselip,
mürşid-i kâmil oldu, seyyid Fehîm-i Arvâsî.
Bu otuzdört Velînin kalbleri, bir ayna gibi,
yaydılar hep cihâna, envâr-ı Resûlillâhi.
Bütün bu nûrlar en son, toplandı bir hazînede,
ismi bu hazînenin: Abdülhakîm-i Arvâsî.
Îmânım var diyor, her bozuk inanan,
Ehl-i sünnetdedir, iyi bil, hakîkî îmân!
Çok şükr islâm âlimi gördüm, sözleri ilm ve irfân,
dedi ki, (aldatılamaz, fen dersleri okuyan!)
Dînimi ondan öğrendim, rûhu olsun şâdümân!
Avrupa, hem Amerika, kısacası bütün cihân.
Dinleri bozuk ise de, diyorlar vardır Nîrân!
kâfirler yanacak, kurtulur ancak iyi insan!
İyi insan olmak için, Muhammed aleyhisselâma inan,
Cehenneme girmeyecek, bu son Peygambere uyan.
Târîhi dikkat ile oku, ey körpecik Nev-civân!
mala, makâma aldananın sonu olmuş âh, figân.
Aman yâ Rabbî, el-aman! Garîb oldu âhır zemân!
İslâmiyyet unutuldu, moda oldu harâm, yalan!
Ömür geçer, herşey biter, kâfirlerin gideceği mekân.
karanlık bir çukurdur, arkadaş olur yılan, çiyan,
Hak teâlâ, bu vatanı pek kıymetlendirdi,
toprağının çok yerine mü'minler secde etdi.
Bu topraklardan gelen, ecdâdımızın seslerini duyan,
anlar ki, Cennete kavuşur, Muhammed aleyhisselâma uyan.
Yâ Rabbî! Bu vatanı koruyan kumandanlara yardım et,
bu millete hizmet etmeği, herbirine nasîb et.
Mü'minlere hizmet, çok büyük ni'metdir,
bu ni'mete kavuşanın gideceği yer Cennetdir.
Müslimânın kabri, Cennet bağçesi olur,
bu ni'mete kavuşamaz, mü'minin kalbini kıran.
Vandan gelen bir Velî İstanbulda, senelerce,
bunları hep söyledi, yerleşdi hakîkî îmân.
Ankaranın toprağı, binüçyüzaltmışikide,
cem'i zıddeyn yaparak, şâd oldu Hâcı Bayram.
Düâ edeceğin zemân, Silsileyi oku hemân!
Sâlihleri söyleyince, yağar rahmet-i Rahmân!
Selâm olsun, düâ olsun, bu Hilmi'den dâimâ,
Silsile-i aliyyenin ervâhına yâ Sübhân!
Hocam Hüseyin Hilmi Işık'dır
Onunla beraber,gece aydınlıktır.
Sonra, bir Fâtiha ile istigfâr düâsı okuyup, sevâbını Muhammed aleyhisselâmın mubârek rûhuna ve Enbiyânın ve Evliyânın ve Silsile-i aliyyenin ve Âbâ ve Ecdâdının ervâhına hediyye ve nûrlu kalblerine ilticâ etmelidir.
|